AMED – "Çocuklar özgür toplumun geleceğidir" çalıştayının sonuç bildirgesinde, anadilde eğitimin önemi vurgulanarak, eğitim sisteminin müfredatının demokratik toplum sistemine uygun olarak güncellenmesi gerektiği kaydedildi.
"Çocuklar özgür toplumun geleceğidir" çalıştayı, "Ekolojik, demokratik ve kadın özgürlükçü sistemin öğretmenleri" başlıklı oturumla sürdü. Amed'in Peyas (Kayapınar" Belediyesi'nin, belediye konferans salonunda düzenlediği çalıştayda, ekolojist Zeki Kanay ve emekli öğretmen ve Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) eski milletvekili Mülkiye Birtane ve Kürtçe eğitmeni Mehmet Esen birer sunum yaptı.
İlkokulun çocuğun şekillenmesinde rolüne işaret eden Mülkiye Birtane, "Barışı, demokratik toplumu sağlayacağız diyoruz, bu nasıl olacak? Kendiliğinden olmaz. Anne, baba, çevre, toplum nasıl olacak, bu bizim elimizde. 'Barış' diyoruz, bu barışı sistemden istiyoruz, önce kendi içinde barışa ihtiyaç var. Bu da evden, aileden başlıyor" diye belirtti.
'DOĞADAN UZAKLAŞMA HASTALIKLARA NEDEN OLUYOR'
Ekolojist Zeki Kanay sunumda, çocuk ve ekolojinin ilişkisine dikkati çekerek, çocukların doğasında, doğayı sevmenin olduğunu belirtti. Sistemin çocukları doğadan korkar hale getirdiğini vurgulayan Kanay, insanların doğayı kaybettiğini, kapitalist sistemin onlara, doğanının imajını sattığını belirtti. Kanay, "Doğayı anlamak çok zor. Doğayı kim anlıyor? Çocuklar anlıyor, ama biz onu da öldürüyoruz. Doğa tahribatı, betonlaşma, telefon, internet gibi nedenlerle çocuklar gittikçe doğadan uzaklaşıyor. Doğa yoksunluğu sendromu, doğadan uzaklaşmaya, dikkati azaltmaya, fiziki ve psikolojik hastalıkların artmasına neden oluyor" diye konuştu.
Çocukların doğaya ihtiyacı olduğunu dile getiren Kanay, "Çünkü doğa fiziksel ve psikolojik sağlığını koruyor, inanç veriyor. Kendilerini doğanın içinde rahat hissediyorlar. Çocukların sağlığı ve doğa bir biriyle çok bağlantılı. Doğa çocukların toplumla ilişkisini de güçlendiriyor" dedi.
Kürtçe eğitmeni Mehmet Esen ise, eğitim noktasında zengin pratikleri ortaya koyabilecek olanların öğretmenler olduğunu belirterek, "Toplumumuzun gerçekliğine göre eğitim sistemi oluşturmak gerekiyor. Bunun sorumluluğu öğretmenlerin üzerinde" ifadelerini kullandı.
2 GÜNLÜK ÇALIŞMADA ORTAYA ÇIKAN DEĞERLENDİRMELER
Oturumunda ardından çalıştayın sonuç bildirgesi açıklandı. Peyas Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Koordinatörü Ömer Fidan bildirgeyi Kürtçenin Kurmanci, Zarokistan'da Kürtçe eğitmeni olan Ebru Şanlı ise Kurmanckî lehçesiyle açıkladı.
Sonuç bildirgesinden açıklanmasından önce kısa bir konuşma yapan Fidan, anadilde verilen eğitimin hayati olduğunu belirterek, "Eğitim hakkı, en temel hakların başında geliyor. Belediyelerde, farklılıkların özgünlüklerine göre eğitim alanlarını açan kurumların başında gelir. Çocukların eğitimi sadece çocukları ilgilendiren bir durum değildir. Tüm toplumu ve kurumları ilgilendiren bir şeydir. Türkiye’de hala tek dilli eğitim dayatılıyor. Yaşanan yok sayma ve asimilasyona karşı daha çok eğitime önem vererek bu durumu aşabiliriz" şeklinde konuştu.
ÖNE ÇIKAN DEĞERLENDİRMELER
Konuşmanın ardından çalıştayda ortaya çıkan sonuçlar, bildirgede şöyle sıralandı:
"* Yerel yönetimler, Kürdistan'ın tüm kentlerinde ve Kürtlerin yaşadığı kentlerde ortak eğitim çalışmalarının yürütülebilmesi, atölye çalışmaları ve grupların oluşturulabilmesi, çerçeve ve planların belirlenebilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlarla genel koordinasyon sağlamalıdır.
* Dünya örnekleri ve eğitim modelleri iyi bilinmeli, Kürt eğitimi doğru değerlendirilmeli, geçmiş deneyimlerden yola çıkılarak hazırlanan model ve müfredat demokratik toplum sistemine uygun olarak güncellenmelidir.
* Özellikle öğretmenler ve okul öncesi eğitim kurumlarında çalışan tüm eğitmenler, eğitim sürecinde kullanılacak zihniyet, sistem, müfredat, yaklaşım, yöntem ve teknikler doğrultusunda eğitilmeli ve sürekli iç eğitimler sağlanmalıdır.
* Tüm çok dilli ve çok dilli okul öncesi eğitim kurumlarında kullanılmak üzere materyaller, ekipmanlar ve araçlar geliştirilmelidir. Bu amaçla materyal geliştirme komisyonları kurulmalı ve atölyeler düzenlenmelidir.
* Peyas Belediyesi Huzurevleri, Quça ve 500 Evler gibi imkânı olmayan mahallelerde oyun merkezleri ve anaokulları açmalı.
*Anaokuluna kabulde, Kürtçe bilen çocuklara pozitif ayrımcılık yapılmalıdır.
*Eğitimin başarılı olabilmesi için ailelerin bu sürecin en önemli unsurlarından biri olarak aktif katılımı sağlanmalıdır.
*Demokratik bir ulus ve özgür bir gelecek yaratmak için, eğitim sisteminin demokratik, çevre dostu ve kadın özgürlükçü halk eğitim sistemine dayalı olması gerekir."