Şebnem Korur Fincancı: Öncelikle demokrasi ve adalet tesis edilmeli

ANKARA - Türkiye’de kalıcı barışın mümkün olabileceğini belirten Şebnem Korur Fincancı, “Öncelikle demokrasi ve adaletin tesis edilmesi gerekiyor ki insanlar güven içinde söz kurup bir araya gelebilsinler” dedi. 
 
Kürt sorununun çözümüne dair yürütülen tartışmalar PKK Lideri Abdullah Öcalan'la yapılan görüşmelerin ardından ivme kazandı. Bir yandan çözüm tartışmaları sürerken diğer taraftan, belediyelere kayyım atanması, gözaltı, tutuklamaların devam etmesi, birçok kesim tarafından AKP iktidarının barış konusunda “istekli” olmadığı şeklinde yorumlandı. 
 
İnsan hakları savunucusu Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı da AKP iktidarının Kürt sorununda şiddeti sürdüren politikaları nedeniyle duruma kuşkuyla yaklaştığını, çözüm tartışmalarına rağmen her gün gözaltı ve tutuklamaların yaşandığını belirterek, "Halkların iradesini yok sayan yerel yönetimlere dönük saldırgan tutum da devam ediyor. Dolasıyla sadece Bahçeli'nin işte 'Öcalan gelsin Meclis'te konuşsun' demesi ile bir barış veya çözüm süreci olarak tanımlanamaz. Başlangıcı olarak da tanımlanamaz. Çözüm olabilmesi, barış diyebilmemiz için öncelikle halkların barışması gerekir. Toplumu oluşturan bireylerin birbirini tanıması ve kabul etmesi gerekir. Ayrıca hakların teslim edilmesi, baskı altına almama eğilimin yaşama geçmesi ve adalet duygusunun pekişmesi gerekir. Bunların hiçbirinin olmadığını görüyoruz. Sürece dair tek öğrenebildiğimiz, bildiğimiz Abdullah Öcalan ile görüşmelerin yapılabiliyor olması. Çünkü uzun zamandır bu olanaktan yoksundu, hem aile hem de siyasi aktörler açısından. Ancak bu bir çözüm sürecine evrilir mi, buradan bir barış çıkar mı? Bu sorunun yanıtı konusunda ümit var olamayacağımı söylemek zorundayım. Yıllardır insan hakları mücadelesi veren biri olarak bunu söylüyorum" ifadelerini kullandı. 
 
'ÇÖZÜM SÜRECİ OLANAKLARI YOK'
 
Bölgesel eşitsizliklere ve sağlık, eğitim ve benzeri alanlarda Kürtlere yönelik eşitsizliklere işarete den Şebnem Korur Fincancı, "Bunlar durdukça birbirimize güvenebilir miyiz? Öncelikle birbirimize güvenmemiz gerekiyor. Birbirimizin hayatlarına temas etmemiz gerekiyor. Bunun olanakları Türkiye'de yok" dedi. 
 
Dünyanın farklı bölgelerindeki barış süreçlerine işaret eden Şebnem Korur Fincancı, "Bizim öncelikle bunca baskıcı, güvenlikçi bir perspektifte siyasi aktörlerin egemen olduğu koşullarda bir geçişten bir çözüm sürecinden bahsetmenin olanağı yok. Öncelikle demokrasi ve adaletin tesis edilmesi gerekiyor ki insanlar güven içinde söz kurabilsinler ve bir araya gelebilsinler. Bunlar çok önemli" diye belirtti. 
 
'DENEYİM PAYLAŞIMI ÖNEMLİ'
 
Devletin şeffaf bir biçimde davranması gerektiğini, bu yapılmadığı takdirde komplo teorilerine giden bir süreç başlayacağını, bu durumda güven sorunu nedeniyle geri çekilmelerin olacağını dile getiren Şebnem Korur Fincancı, "Ayrıca 'Terörsüz Türkiye' kavramı düşmanlaştırmaya da hizmet ediyor. Şimdi siz birini 'terörist' gördüğünüzde diğeri de sizi aynı biçimde tanımlama hakkını elde etmiş oluyor. Devletin 'terörist' olarak tanımladığı insanlardan biriyim. Türkiye'de neredeyse toplumun yarısı aynı tanımlanıyor. Bunu değiştirmek gerekiyor. Birbirlerini böyle tanımlamayacak, birlikte yaşama iradesi gösterecek ortamları sağlamak gerekiyor. O yüzden belki deneyim paylaşımı, duyguların paylaşımı önemli olabilir" diye konuştu. 
 
 SORUNUN SEBEBİ SİLAH MI ULUS-DEVLET Mİ?
 
Sorunun "silah bırakma" tartışması üzerinden yürütülmesini eleştiren Şebnem Korur Fincancı, "Buna Kürt sorunu mu demek lazım? Emin değilim. Bence, Türkiye'de bir ulus-devlet sorunu var. Böyle tanımlayabiliriz. Ulus-devlet kavramı yerine çok renkli, hepimizi bir arada tutabilecek, birbirimizin tonları ile hem hal olabilecek ortamları yaratmamız gerekiyor. Ulus-devlet sorununu sadece Kürtlere değil; bu kaygıyı Ermeniler, Rumlar, Çerkesler, Lazlar da yaşıyor. Bu yüzyıllık ulus-devlet algısı belki başlarda işlevsel olarak görülse de diğer renkleri yok sayanlar, hatta onları yok etmeye, en hafifi ile asimile etmeye dönük yaklaşımlar ile bugüne kadar bizi birlikte demokrasi, barış içinde yaşama olanağından yoksun bıraktı. Sömürünün orta yerinde terk etti. Dolasıyla bunları ortadan kaldıracak mekanizmalara ihtiyaç duyuyoruz" şeklinde konuştu. 
 
SAMİMEYET NASIL MÜMKÜN?
 
İktidarın sorunu çözme yönündeki tutumuna değinen Şebnem Korur Fincancı, şöyle devam etti: "İktidar, çözüm bulmak zorunda olduğunu hissediyor. Bölgede ve Ortadoğu'da ciddi bir vekalet savaşları var, sürüyor. Sınırların yeniden çizilmesine dönük adımlar atılıyor. Bu sınırları yeniden çizilmeyi hedefleyen politikalarda dört ayrı ülkenin sınırları içinde sıkışmış Kürtler de var. Buradan yola çıkarak, -Kürtlerin Türkiye'nin içinde hissetmesi, diğer ülkelerdeki Kürtlerin güvenini artırabilecek- sınırların yeniden çizilmesinde olumlu bir kazanım olabilecek düşüncesi hakim devlette. Ama böyle olabilir mi? Samimiyete gelince sadece zorunluluktan çıkabilecek bir durum değil. Samimiyet, tüm bu alanlarda sözünü ettiğimiz insanların kendini özgür, hak sahibi özneler olarak tanımladığı koşullarda mümkün."
 
'KÜRT HAREKETİ SAMİMİ'
 
DEM Parti dahil Kürt hareketinin sürece dair tutumuna da işaret eden Şebnem Korur Fincancı, herkesin beklemede olduğu ve kaygılar taşıdığını ifade etti. Şebnem Korur Fincancı, "Samimi bir çaba içinde olduklarını ise görebiliyoruz. Fakat bu samimiyet tarafların tümünde var olmalı. Demirtaş'ın hala içerde olması, bu samimiyetin eş değer olmadığını da gösteriyor. Silah bırakma talebi, güvenlikçi yönden bakan devlete ait. Tabii ki silahlar susun, kimse ölmesin. Ama bunun için de karşılıklı güven gerekir. Bu güvenin olmadığı hissediliyor" diye belirtti. 
 
'TOPLUM BİR AKTÖR OLARAK İÇİNDE YER ALMALI'
 
Toplumun çok da güven sorunu yaşadığını dile getiren Şebnem Korur Fincancı, "Siyasetçiler iletişim içinde oldukları ve bazı bilgileri bildikleri için daha farklı düşünüyor olabilirler, ama halklar hiç güvende hissetmiyor. Bu iki taraf için de geçerli. Çünkü bu çatışmalı süreç aynı zamanda insanların çocuklarının kaybedilmesi, genç insanların bu topraklarda en verimli olacak çağlarda yok olması anlamına geliyor. Daha kaygılı olduklarını söylemek mümkün. Tabii ki halkların iradesi ve onayı olmadan bir çözüm süreci olma olanağı yok. Toplum ile tüm basamaklar paylaşılması lazım ve toplumun bir aktör olarak bu sürecin içinde yer alması sağlanmalı. Bu nasıl olabilir? Yereller üzerinden olabilir" diye ifade etti. 
 
Önceki süreçlerde emek, sivil toplum ve meslek örgütlerinin kısmen de sürecin içinde yer bulabildiğini ifade eden Şebnem Korur Fincancı, "Ama hem Türkiye'de hem de dünyada sivil toplum örgütlerinin kriminalize edilmesi, düşmanlaştırılması çok yaygınlaştı. Çünkü bu örgütler var olduğunda,  örgütlü bir toplum da olmuş oluyor. Neo-liberalizm ve kapitalizm bu örgütlü toplumdan korkuyor. Çünkü sömürüyü engelleyecek ve hakların güçlü bir biçimde savunacak araçlardır sivil toplum örgütleri. O yüzden egemenler yok etmeye dönük adımlar atıyorlar. Örgütlülük şart, örgütlülük olmadan barış olmaz, adalet olmaz demokrasi olmaz" dedi.  
 
'MUHALEFET SÜRECE DAHİL HİSSETMİYOR'
 
CHP dahil muhalefetin hiçbir kesiminin kendini yürütülen görüşmelere dahil hissetmediğini ifade eden Şebnem Korur Fincancı, şunları söyledi: "İçinde hissetmeden sahiplenmek, adım atmak kolay değil. Belki onları da içinde hissettirecek birlikteliklere ihtiyaç var. Kendi iç renklerinin dışında renklerin de bir arada olduğu olanaklar yaratmak gerekir. CHP'nin siyaseten nasıl değerlendirdiğini bilmiyorum, ama parti başkanı olarak bir irade beyan edeceklerini her seferinde beyan ediyor Özgür Özel. Ben bunu olumlu buluyorum. Neden olumlu davranabiliyor? Çünkü kendisi de örgütlü bir mücadeleden geliyor. Bir meslek örgütü içinde aktif olarak çalışmış bir insan. Politikaya da sivil örgütler alanından bakabiliyor. Ama tabii sınırlıkları da var. Bu kararı da tek başına vermeyecek. Bir parti olarak bütün o renkler ile birlikte verecek. Eminim o tüm renkleri buluşturabilecek bir ortam yaratmaya çalışıyorlar."
 
MECLİS'İN ROLÜ
 
Meclis'in rol alması gerektiğine dair değerlendirmelere de değinen Şebnem Korur Fincancı, şöyle devam etti: "Meclis'in işlevsiz olduğunu hepimiz biliyoruz. Bir başkanlık sistemi var ve hükümet denilen, ama başkanlığın sekreterya işlerini yürüten bir yapılanma var. Meclis bir onay makamı. Onay makamı aşılamadığında başka mekanizmalar devreye giriyor. Bu koşullarda Meclis'ten bir şeyler beklemek mümkün değil. O yüzden demokrasi önemli. Toplumun sesi olabilecek hali yeniden kazanması önemli. O Meclis'i yeniden Meclis haline getirmemiz gerekiyor."
 
'KALICI BARIŞ MÜMKÜN'
 
Türkiye'de kalıcı barışın mümkün olduğunu belirten Şebnem Korur Fincancı, "Her zaman mümkün ve bunu yüzleşecek yapabiliriz. Bu güne kadar Türkiye tarihinde sadece Türkiye tarihinde de değil, Osmanlı tarihinde de yaşanmış katliamların sorumluluğunu paylaşarak ve bunlardan duyduğumuz acıyı karşımızdaki insanlara hissedecek düzeyde duyarak barışı doğru yol alabiliriz. Yavuz Sultan Selim dönemindeki Alevi katliamlarından bu güne yaşanan katliamlardan her birimizin sorumluluğu olduğunu, kimimizin aktif rol alarak kimimizin susarak, kimimizin göz yumarak kimimizin boyun eğerek rol aldığımızı kabul etmek gerekiyor. Bundan gocunmamak gerekiyor. Bunun için birbirimizden özür dilememiz gerekiyor. Faillerin neden yaptığını açıklayarak, failleri görerek ve bu faillerin özür dilemesine olanak vermek gerekiyor" diye konuştu.
 
 MA / Mehmet Aslan

Diğer başlıklar

05/03/2025
09:02 ‘Kürt kadınlar perspektifiyle yol gösteriyor’
09:00 05 MART 2025 GÜNDEMİ
04/03/2025
23:59 Tişrîn Barajı çevresi bombalanıyor
23:40 Zelenskiy savaşı sonlandırmak için atılabilecek adımları açıkladı
22:40 Amedspor stadyumu mora boyandı
22:11 Mêrdîn’de halklar iftarda bir araya geldi
21:12 Mustafa Karasu: Ateşkese uyulmalı, ‘Umut Hakkı’ yerine getirilmeli
21:00 ABD, Husileri ‘terör örgütleri’ listesine ekledi
20:56 BM Genel Sekreteri Guterres: Filistinliler büyük bir yıkım tehdidiyle karşı karşıya
20:51 DEM Partili Funda Akbulut'un ev hapsi kaldırıldı
19:54 Sigaraya zam
19:38 470 kişi Erîş Kampı’ndan ayrıldı
19:22 CHP İstanbul İl Kongresine soruşturma açıldı
19:13 MKM’den 8 Mart konseri
18:44 DİSK’li kadınlar 7 Mart’ta greve gidiyor: Birlikte ses yükseltelim
18:11 İnsan hakları örgütleri: Werîşe ve Pexşan’ın hayatları tehlikede
18:09 Tutsak HDK’li kadınlar: Baskıya yanıtımız eşit özgür yaşam mücadelemizdir
17:56 İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu: Dava siyasal operasyondur
17:23 Edirne’de Yunanistan sınırına duvar yapılacak
17:14 Eş Genel Başkanlar: Devletin rol alması gerekiyor ki yol haritası belli olsun
17:06 HPG’li Oğuz Çelik’in cenazesi 6 yıldan sonra ailesine verildi
17:05 İstanbul Barosu davası ertelendi: Epözdemir’in savunması alınacak
17:03 İzmir'de 30 KESK'li gözaltına alındı
16:55 Can Atalay: Çağrıya dikkat kesilelim
16:52 DBP Parti Meclisi Amed'de toplandı
16:14 Evrensel gazetesi yöneticilerine hapis cezası
15:46 Mahalle mahalle 8 Mart'a hazırlık
15:32 Halk TV davasında tüm gazeteciler beraat etti
15:21 MED TUHAD-FED: Çağrının etrafında kenetlenelim
14:59 Mehmet Uytun davasında bir kez daha keşif yapılmadı!
14:23 Meclis'te konuşan Barış Annesi: Elimizi taşın altına koyacağız
14:21 Abdullah Öcalan'dan kadınlara mesaj
14:10 Nimet Tanrıkulu hakkında tahliye kararı
14:06 ‘Haklarımızı çalmaya çalışanlara karşı mücadeleyi sürdüreceğiz’
13:45 Cinayetten tutuklama savcının değişimiyle geldi
13:37 Çevrecilerden Tisan'daki yapılaşmaya karşı mücadele çağrısı
13:28 HPG: Ateşkese rağmen Türkiye’nin saldırıları devam ediyor
13:05 Beykoz Belediye Başkanı görevden uzaklaştırıldı
12:42 Hatimoğulları atılması gereken adımları sıraladı: Söz yetmez, eylem gerekir
12:08 İstanbul Barosu davası başladı
12:08 Amed’de 8 Mart hazırlıkları: Kent mora büründü
12:00 GÜNSİAD: Güven verici adımlar atılmalı
11:50 İSİG: 121 işçi yaşamını yitirdi
11:49 TJA: Abdullah Öcalan'ın çağrısını yaşamsallaştırmak için mücadele edeceğiz
11:46 DFG Şubat ayı raporu: 1 gazeteci katledildi, 8'i tutuklandı
11:21 Asrın Hukuk Bürosu avukatları İmralı'ya gitmek için başvurdu
11:20 İstanbul Barosu davasında salon gerginliği
11:13 ‘Öcalan'ın çağrısına yanıt verilirse bölgede aydınlık bir gelecek görebiliriz’
11:10 Kadınlardan geri dönüşüme yaratıcı dokunuş
11:05 Sanatçılardan çağrıya destek: Üzerimize düşeni yapmaya hazırız
10:15 Coşkun: Kürt meselesi yepyeni bir safhaya geçecek
Yeğen: Toplumun tüm kesimleri sorumluluk almalı
09:56 Çocukluk arkadaşı Abdullah Öcalan'ı Amara’da görmek istiyor
09:55 ‘Farklı kesimlerin süreçte inisiyatif alması çözümü kalıcılaştırır’
09:45 MKG tutsak kadın gazetecilere mektup ve kitap gönderecek
09:31 'Müzakere sürecinde kadınlar olmalı'
09:29 Barış Anneleri: Devlet adım atmalı, ateşkes ilan etmeli
09:16 Mücadeleyle yoğrulmuş bir yaşam: Hüznügül Kalkan
09:15 Grev çadırında 8 Mart'ı kutlayacaklar
09:15 Wanlılar: Devlet sorumluluğunu yerine getirmeli
09:14 GÖÇ-DER Eşbaşkanı: Geri dönüşler için düzenleme yapılmalı
09:13 Yazar Ayşegül Devecioğlu: İktidar demokratikleşme adımları atmalı
09:11 Amed’deki kadınlar: Özgürlük için mücadele büyütülmeli
09:09 'Varız, buradayız, 8 Mart’ta sokaktayız'
09:08 Tek adama karşı kadın mücadelesi
09:02 Kooperatiflerle dayanışma ekonomisi: İşçi değil üretici
09:01 Tarihi çağrıda kritik 10 gün: Devlet adım atacak mı?
09:00 04 MART 2025 GÜNDEMİ
08:54 Jody Williams: Öcalan Nobel Barış Ödülü’ne ciddi bir aday
08:44 Meteoroloji: Yağışlı hava hakim olacak
08:14 Mêrdîn'de şüpheli kadın ölümü
03/03/2025
23:59 Beykoz Belediye Başkanı dahil 13 kişiye tutuklama
23:59 İsrail, Suriye sahilinde çok sayıda noktayı bombaladı
23:48 İmralı Heyeti, Erdoğan’la yüz yüze görüşebilir
23:33 Sırrı Süreyya Önder: Sayın Öcalan da devlet de irade beyanında bulundu
21:54 Dêrazor ve Lazkiye'de patlama: 6 kişi katledildi
20:34 Uluslararası Adalet Divanı'nın yeni başkanı Iwasawa Yuji oldu
20:27 Bahçeli, 27 Şubat'ta heyeti tek tek aradı
19:44 Tişrîn’deki direnişi Cizîr halkı devraldı
19:38 IPI raporunda Kanbal ve Altıntaş’a yer verildi
18:49 Mor Dayanışma’dan rapor: Çalışan kadınların kreş ihtiyaçları karşılanmıyor
18:40 İstanbul’da anne ve 3 çocuğu katledildi
18:29 HDP'ye kapatma davası açan eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Şahin, emekli oldu
18:16 Çukurova’da çiftçiye destek çağrısı
17:21 İBB'ye bağlı Medya AŞ'ye operasyon
16:33 Wan'daki meclis toplantılarında kayyım protestosu
16:29 BES-AR: Memur maaşları yüzde 1,42 değer kaybetti
16:26 KCDP: 16 kadın katledildi, 21 şüpheli ölüm
16:08 8 Mart etkinliklerinde devlete 'adım at’ çağrısı
15:50 Kırşehir cezaevleri hak ihlalleri raporu
15:39 Çocuğa tecavüz davasında tutuklama çıkmadı
15:38 'AKP’li başkan husumetlisinin oteline yıkım kararı çıkarttı' iddiası
15:04 DEM Parti: Devlet ve iktidar da metnin muhataplarıdır
14:56 Rojhilat’ta Newroz ateşi yakıldı
14:48 Annelerden iktidara: Tek taraflı barış olmaz
14:47 Girê Spî ve Eyn Îsa’nın köyleri bombalanıyor
14:22 8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi için kanun teklifi
14:19 Kaybedilen ve katledilen Êzidîlerin sayısı açıklandı
13:56 Nimet Tanrıkulu’nun duruşmasına çağrı
13:42 Köprüye 'Jin jiyan azadî' pankartı asıldı
13:29 Beykoz Belediye Başkanı için tutuklama talebi
13:10 Gülistan TARA Belgesel Komünü kuruldu
12:57 GÖÇ-DER: Geri dönüşler için adımlar atılmalı
12:34 Amed’de Newroz Halk Koşusu düzenlenecek
12:15 MKG Şubat raporu: 2 kadın gazeteci tutuklandı
11:49 ENAG: 79,51
TÜİK: 39,05
11:21 DEM Parti MYK’si 'Yol Haritası'na son halini verecek
11:09 Anadolu Üniversitesi’nde yemeklere zam
11:01 Halide Türkoğlu: Çağrıya en güçlü sahip çıkan kadınlar olacak
10:52 Wan Büyükşehir Eşbaşkanları: Kayyım yağmaya başladı
10:42 Beykoz Belediye Başkanı adliyeye getirildi
10:39 ‘İktidar adım atmalı ve yasal düzenleme yapmalı’
10:38 Uytun davası yarın: Keşif kararı henüz uygulanmadı
10:16 TJA 8 Mart programını açıkladı
10:12 'Abdullah Öcalan'a Özgürlük' kampanyası yeni adımlarla sürecek
10:08 Botu batırılan mülteci: İfadeleri baskı altında verdik
10:06 'Ailenin, sermayenin kölesi olmayacağız' sloganıyla alanlara çıkacaklar
10:06 Siyaset Bilimci Aytaç: Çağrı Ortadoğu’daki güç dengelerini etkileme potansiyeline sahip
09:45 İşçi kadınlara 8 Mart ziyareti
09:43 ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısına cevap olacağız’
09:13 Akil İnsanlar Heyeti'nden Özgen: Müzakere sürecine geçilmeli
09:10 Ezberleri bozan çok dilli eğitim sistemi
09:06 Üç ülke sömürgesi: Beluclar Kürt kadın savaşçıları model alıyor
09:02 Ankara’da kadınlar ‘isyan’ temasıyla 8 Mart’a gidiyor
09:01 İHD Amed Şube Başkanı: Parlamento sorumluluk almalı
09:00 03 MART 2025 GÜNDEMİ
02/03/2025
23:42 Cengiz Çiçek: Abdullah Öcalan’ın çağrısı yeni bir çağın manifestosu
23:23 ‘Ateşin ve Güneşin Kadın Milisleri’nden eylemsizlik kararı
23:14 PSAKD’tan 33 günlük adalet nöbeti kararı
23:06 Konya’da 2 kadın saldırıya uğradı
23:00 Tişrîn Barajı’nın çevresi bombalandı
22:53 Netanyahu’dan Gazze’ye saldırılara tekrar başlayabilecekleri iması
21:22 Şam iktidarı ‘Anayasa Taslağını Hazırlama Komitesi’ni kurdu
21:04 Ukrayna konulu liderler zirvesi sona erdi
20:51 Suriye’de 2 kişinin cenazesi bulundu
20:15 Sirin’e bağlı köy bombalandı
20:07 Halk iftarını Tişrîn Barajı’nda açıyor
20:00 Oscar Ödülleri açıklanacak: Emilia Pérez 13 dalda aday
18:37 Sosyalistlerden barış paneli: Sürece katkı veren rolünden çıkıp öznesi olmalıyız
18:05 EMEP’ten Ortadoğu konferansı: Barış için işçiler ve ezilen halklar birleşmeli
17:44 8 Mart eylemleri: Barış, kadın mücadelesiyle inşa edilecek
17:26 İran’da 2 günde 6 tutsak idam edildi
17:12 Girkê Legê’de petrol borusu patladı
17:05 Sakarya'da liman işletmesinin tahıl deposu çöktü
16:57 DİTAM paneli: Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla başlayan süreç için çok çalışmalıyız
16:49 İSİG: 12 yılda 3 bin 328 çocuk ve genç işçi hayatını kaybetti
16:14 Gençler Newroz ateşini Abdullah Öcalan’ın köyünde yaktı
15:38 Gözaltına alınan Zorlu Holding CEO’su serbest bırakıldı
14:56 Kadınlar 8 Mart için pedal çevirdi
14:55 ‘Suriye’de halkların inanç özgürlüğü garanti altına alınmalı’
14:43 DEM Parti Sözcüsü: Öcalan'ın şartları düzeltilmeli