31 Mart seçimleri üzerinden 1 yıl geçti
Bilgen: Kayyım süreci çözümsüzlük sürecidir

img
KARS - Baskı, seçmen kaydırma, usulsüzlükler ve iktidarın “kayyım atarız” tehditlerine rağmen HDP’nin kazandığı 65 belediyenin 40’ına kayyım atandı. Kars Belediye Eşbaşkanı Ayhan Bilgen, “Kayyım süreci, çaresizlik ve çözümsüzlük sürecidir” dedi. 
 
Tüm baskı politikaları, seçmen kaydırma, sandıkların birleştirilmesi, sandıkta yapılan usulsüzlükler ve iktidarın “kayyım atarız” tehditlerine rağmen 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerde sandığa giden halk iktidarın bu tehditlerini çok önemli bir cevap verdi. “Bölgede kazanma, batıda ise iktidara kaybettirme” stratejisi önceki sonuçlara doğrudan etki etti. AKP ve temsil ettiği geleneğin 25 yıldır yönettiği Ankara ve İstanbul’u CHP adayları kazanırken, yine Adana, Mersin, Antalya gibi önemli kentler Kürtlerin oyunun da önemli etkisiyle el değiştirdi. 31 Mart seçimleri, AKP’nin kurulduktan sonraki en büyük ikinci yenilgisi olurken, bölgede sandığa giden halk, Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP), 3'ü büyük, 5'i il, 45'i ilçe, 12'si belde toplam 65 belediye kazandırdı. 
 
KHK’YLE BELEDİYELER GASP EDİLDİ
 
Seçimin hemen sonra bir çok kentte AKP-MHP’nin itirazlarıyla oylar defalarca sayılırken, seçmen kaydırma ve usulsüzlükler nedeniyle HDP’nin küçük oylarla kaybettiği belediyelerle ilgili yapılan itirazlar ise ret edildi.Yine AKP’nin kazandığı belediye başkanlarına mazbataları verilirken, özellikle bölgede HDP’nin kazandığı belediye eşbaşkanları ve meclis üyelerinin mazbataları ise günlerce bekletildi. Nitekin bu sürecin sonunda Yüksek Seçim Kurulu (YSK) AKP’li adayların başvurusuyla seçimden 10 gün sonra 10 Nisan 2019’da belediye başkanlığını kazanan 6 eşbaşkana, Kanun Hükmünde Kararnameyle (KHK) ile kamu görevinden ihraç edildiği gerekçesiyle mazbata verilmeyeceği kararını aldı. Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde yüzde 70, Kars’ın Digor ilçesi Dağpınar (Bazarcix) beledesi yüzde 54, Van’ın Edremit ilçesinde yüzde 54, Van’ın Çaldıran ilçesinde yüzde 53, Van’ın Tuşba ilçesinde yüzde 53, Erzurum Tekman ilçesinde yüzde 49 oyla seçimi kazanan HDP’li 6 belediye başkanı yerine seçimde ikinci gelen AKP’li belediye başkan adaylarına mazbata verildi. Böylelikle HDP’nin kazandığı 65 belediye sayısı 59’e indi.
 
KAYYIM SÜRECİ YENİDEN DEVREDE
 
Seçimin üzerinden 5 ay geçmeden HDP’nin yüzde 62 oyla kazandığı Diyarbakır, yüzde 56 oyla kazandığı Mardin ve yüzde 53 ile kazandığı Van Büyükşehir Belediyesine, belediye başkanları hakkında savcıların yürüttüğü soruşturmalar gerekçe gösterilerek 19 Ağustos 2019’da görevden alınarak yerlerine kayyım atandı. Böylece ilk kayyım atamalarıyla birlikte HDP’li belediye sayısı 56’ya düştü.
 
HDP’li belediyelere kayyım atamanın ikinci dalgası 2019’un Ekim, Kasım ve Aralık aylarında geldi. Bu tarihlerde 29 HDP’li belediyeye kayyım atanmasıyla HDP’li belediye sayısı 27’e düştü. Aynı dönemde Batman'ın Kozluk ilçesi Bekirhan Belde Belediye Başkanı Fırat Karabulut 10 Aralık 2019’da HDP’den istifa etti. İstifayla birlikte HDP’nin elinde kalan belediye sayısı da 26’ya düşmüş oldu.
 
KORANA GÜNLERİNDE KAYYIM 
 
Koronavirüs günlerinde iktidar, HDP’li belediyeleri hedef aldı. İçişleri Bakanlığı haklarında yürütülen soruşturmaları gerekçe göstererek 23 Mart’ta Batman; Bitlis’in Güroymak; Diyarbakır’ın Eğil, Ergani, Silvan, Lice; Iğdır’ın Halfeli ve Siirt’in Gökçebağ belediye eşbaşkanlarını görevden alarak yerine kayyım atadı. Yine 1 yıllık süreçte çok sayıda belediye eşbaşkanı tutuklanırken, diğer belediye eşbaşkanları hakkında ise davalar açılarak cezalar verildi. 
 
31 Mart seçimlerinin üzerinden geçen 1 yılı ve iktidarın kayyım politikasını Kars Belediye Eşbaşkanı Ayhan Bilgen değerlendirdi. 
 
‘KAYYIM POLİTİKASI MASAYI DEVİRME EĞİLİMİYDİ’
 
31 Mart seçimini Osmanlı’nın son dönemlerinde uygulamaya konulan politikalara benzeten Bilgen, “Hem içerisinden geçilen dönemin olağanüstülüğü hem de kayyımlar tarafından gasp edilmiş belediyelerin tekrar seçim yarışına sokulması iktidar açısından adeta ‘kaybetmek şartıyla’ girilmiş seçimlerdi. İktidarın ‘Kazanırsanız tekrar kayyım atarız’ ifadesi seçim boyunca irade belirleme tercihi olarak propaganda argümanına çevrildi. Tüm bunlara rağmen verilen oylar ve ortaya konan irade bir ısrarın yansımasıydı. Yerel yönetim ve yerel demokrasiyi sadece bir çöp toplama, yol yapma olarak değil, tam da demokrasi kültürü ve ahlakının nasıl okunduğunun, iradeye saygı duyulması perspektifinin nasıl okunduğunun bir göstergesiydi. Bizler, 31 Mart seçimleri öncesi sergilenen ve hukukta izahı olmayan şeylerle  karşılaştık. Belediyenin çalışmalarıyla ilgili bir suç iddiası bile hala söz konusu değilken, belediyelerin resmi başkanlarının eski dosyalarını gerekçe göstermek gibi absürt ve abes bir politika sergilendi. Bu, seçme ve seçilme hakkını engelleyen bir kısıt olmamasına rağmen yapıldı. Belediyelerde henüz pratik olarak bırakın bir iş yapılmasını, kurumun mekanizmasının yeni oluştuğu bir dönemde bunların yapılması daha işi başlarken masayı devirme eğilimiydi” dedi.
 
‘ÇÖZÜMSÜZLÜK VE ÇARESİZLİK SÜRECİDİR’
 
31 Mart’ın Türkiye’de seçimlerin bir görüntüye ve bir formel sürecin tamamlanmasına indirgendiğinin en net fotoğrafı olduğunu belirten Bilgen, seçimlerin halk iradesinin sandığa yansıması değil, iktidarın kendi egemenliğinin tescili ve onaylanması mekanizması olarak görüldüğünü ifade etti. Bu durumu “ben seçim olmadan da yönetmeninin bir yolunu bulurum” tavrının bir deklaresi olarak yorumlayan Bilgen şöyle devam etti: “Türkiye siyasi tarihinde nasıl ki çok partili hayata geçiş süreci (1946-50) bir şekli demokrasi olarak tarihe geçtiyse, 7 Haziran’dan bu yana yapılan seçimler de ‘ne pahasına olursa olsun kazanmaya’ odaklı formel bir sürecin hayata geçirildiğini bir süreç olmuştur. Kayyım süreci bir çözümsüzlük ve çaresizlik sürecidir. Seçimlerde iktidarın beklentileri karşılanmadığında geriye tek seçenek olarak demokrasi dışında bir alternatif ortaya koymak kalıyor. Bu da tahammülsüzlüktür ve halkın iradesini ortadan kaldırmak için yeni denemeler yapmaktır. Kayyım politikasının tekrar devreye alınmasının en önemli noktalardan biri HDP’nin kaybettiği belediyelerle ilgili çıkarılan yanlış derslerdir. Baskılar, seçmen transferi gibi birçok şekille Şırnak, Ağrı, Bitlis’te ortaya çıkan tabloyu muhtemelen ‘biz kayyum atadığımız yerde başarılı olduk’ şeklinde yorumlamışlardır. Ardından ‘O zaman üç, beş, on beş tane daha denemeye değer’ gibi bir politika devreye koydular. ‘Bunu yaparsak belki önümüzdeki seçimde bir üç tanesi daha sandık eğiliminden vazgeçer gibi bir duruma girdiler.”
 
‘OSMANLI’NIN BABADAN OĞULA PRATİĞİDİR’
 
İktidara sürekli kayyımların atandığı belediyelerin hizmetinden halkın memnun olduğu, yine aynı şekilde HDP’li belediyelerle ilgili de baskı ve ayrımcılık yapıldığı iddialarının yer aldığını söyleyen Bilgen, “Bir tarafta güvenlik söz konusu olduğunda her yol mubah ve her şeyi içerisine atabilecekleri bir çuval var öte yandan da seçimi kazanamamış yerel siyasi aktörlerin sözlerini söyleyebilmeleri, istedikleri kişilere ihale verebilmeleri, akrabalarını işe alabilmelerinin bir yolunu güvenlik konseptinin arkasına saklanıp bunu da bir iktidara gelme yöntemi haline getirme durumu var. Türkiye’nin siyasi tarihi bir kez daha yazıldığında nasıl ki Osmanlı dönemi babadan oğula geçen bir yönetime gelme pratiği  var ise bu durum Cumhuriyet döneminde de kayyım yoluyla yönetmek de aynı pratik olarak geçecektir. Bu demokrasi tarihinde asla kabul edilebilir bir uygulama değil ama yerel çıkarlar, ilişkiler böylesi hastalıklı bir yapıyı güvenlik konseptinin düşmanlaştırma politikasının bir arka planı olarak önümüze çıkarttı” diye konuştu. 
 
‘SURİYE’DE YAŞANANLARIN HESABINI SORMA EĞİLİMİYDİ’
 
Kayyım politikasının sadece legal demokratik alanla okunmaması gerektiğini ifade eden Bilgen, bu politikalarda Suriye’de yaşananların da hesabını sorma eğilimi olduğunu söyledi. İktidarın farklı bazı alanlarda istenilen noktaya ulaşamaması durumunda en kolay kesebilecekleri aktörelerin siyasetçiler olduğunun altını çizen Bölgen, “Bir öfkeniniz, bir öç alma durumunuz varsa ve rövanşist olarak hayata bakıyorsanız  o zaman rahatlıkla koltuğuna el koyup, kapısına kilit vurup, evini basarak gözaltına alıp cezaevine atabileceğiniz bir muhatabınız var. Bu durumda bizim sorgulamamız gereken şey iktidarın bu gücü ve bunu yapma cesaretini nereden aldığıyla ilgilidir. Türkiye’deki demokratik kesimlerin, muhalefetin, basının ve çevrelerin bunanla ilgili bir yüzleşme yaşaması gerekiyor. CHP’nin bazı ilçe belediyelerine el kondu ama çok cılız bir tepki ortaya çıktı. CHP içerisindeki demokratik duyarlılığı yüksek olan bazı kişilerin ‘HDP’li belediyelere kayyım atandığında bu tepkiyi ortaya koymalıydık’ diye ifadeler kullandığını görüyoruz. Muhalefetin tüm dinamikleriyle birlikte, işletilen bu süreçle ilgili hem ahlaki bir sorumluluğu hem de demokrasi kültürünün olmazsa olmazı olan tavrı sergilemesi gerekiyordu” diye konuştu. 
 
‘HALK KENDİ EKMEĞİNİ VE ONURUNU SAVUNUR’
 
Tüm bunların yanında kendilerinin de bu duruma karşı güçlü bir tavır sergilemesi gerektiğinin altını çizen Bilgen şöyle devam etti: “Biz iktidar olmadan da kendimizi güçlendireceğimiz alanlarımızın olmamasıyla da ilgili de bir durum var. Bizim bu konularda çok daha güçlü bir tavır ortaya koymamız gerekiyor. Yani insanların hayatlarına siyaset sadece sandıkta değmez günlük hayatın içerisinde değer. Bu anlamda siyaseti temsili makamların fetişizmine dönüştürmeden, makam koltuk gibi dar handikaplı alanlara hapsetmeden hayatı değiştiren, dönüştüren öncü ve işlevsel bir siyasete evirebilirsek o zaman işte halkın günlük yaşamına etki edebiliriz. Bunu yaptığımızda halk sandığın tanınmaması, seçimin yok sayılması, atama ile yönetme eğilimlerine karşı aslında sadece seçtikleri kişileri savunmuş olmayacak kendi ekmeklerini ve onurlarını savunmuş olacaklar. Burada asla gaspları meşru görmekten bahsetmiyorum. Karşı taraf nasıl ki aynı yöntemlerini ısrarla tekrarlıyorsa biz de başarmak, toplumsal meşruiyeti ve katılımı daha da arttırarak bu işten çıkmak zorundayız. Öyle görünüyor ki herkes kendi tezinde inat edecek. Bu işin sonunda nasıl ki insanlık tarihinde bedelleri ödenerek bir takım değerler kazanılmışsa biz de bu yoldan, bu sınavdan hep birlikte geçeceğiz.”
 
‘YENİ YAŞAMIN KOŞULLARINI OLUŞTURUYORUZ’
 
Kars’ta bundan sonraki süreçlerde yapacaklarını da kısaca anlatan Bilgen, “Biz kimseyi dışlamadan, tüm kimlikleri elbette siyasi kimliklere angaje olmadan, önce şehir, önce demokrasi, önce şeffaflık, halkın iradesine saygı ve hizmet tercihlerini yaptıkları bir kent istiyoruz. Bu anlamda Kars’ın bir model olmasını istiyoruz. Birileri eski siyaset yöntemini tercih ederse kaçınılmaz olarak biz de bunun tedbirini ve farklı siyaset yöntemlerini gündemimize alacağız. Belediyeyi devir aldığımızda neredeyse personelin devam kağıtlarına imzalarına atacakları A4 kağıtlarının bile yoktu. Kağıt alınamadığı için imza föyünün olmadığı bir belediyecilik devir aldık. Belediyenin hiçbir aracının kalmadığı kalsa bile yakıt alma imkanın olmadığı bir belediyecilikten kendi yollarını yapan, kendi su şebekelerini yapmayı gündemine alan bir belediyeciliğe geldik. Kent konseyi ve mahalle meclisinin kurumsallaşması ve yönetimde söz sahibi olması, ilçe ve köylerde kırsal, turizm ve kalkınma kooperatiflerinin kurulması için çalışma yapıyoruz. Belediyeciliği bir kaç kişinin iki dudağı arasında söz söyleme ya da polemik yapma sanatından çıkarıp yeni yaşamın koşullarını oluşturmak için çabalıyoruz” diyerek konuşmasını bitirdi.
 
MA/ Adnan Bilen

Diğer başlıklar

19:07 Colemêrg’te 4 genç tahliye edildi
18:45 Ankara’da bir fabrikada yangın
18:40 İstanbul’da bir kadın katledildi
18:24 DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı serbest bırakıldı
17:39 ODTÜ’lüler ‘Devrim Yürüyüşü’nde ısrarcı: Direnişi büyüteceğiz
17:18 Sarıyer’de öğretmene şiddet
17:01 DEM Parti’den Şenyaşar'a destek: Bu talep hepimizin vicdanına sesleniyor
16:54 Gazetecilerin emniyet ifadeleri tamamlandı: Basın toplantısına neden katıldın?
16:29 DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı gözaltına alındı
16:15 Savcı Emine Şenyaşar hakkında açılan davanın reddini talep etti
16:04 IFFCO işçileri için açıklama
15:46 İnşaat işçileri hakları için eylem başlattı
15:31 Tanık gazeteciler polis şiddetini anlattı
15:30 Polis tutanağına göre Kışanak'ın kitabı yasak!
15:25 Gazeteci Kartal’a ceza talebi
15:21 Qoser’de gözaltı sayısı 30’a yükseldi
15:19 Amed’de iş cinayeti
15:15 Mêrdîn'de 4 kişiye ‘üyelikten’ ceza
14:52 Merkez Bankası politika faizini açıkladı
14:34 Bradost bölgesi bombalandı
14:33 10 gazeteci hakkında ceza talebi
14:25 Gazetecilerin emniyet ifadelerine başlandı
14:18 Asrın Hukuk Bürosu’nun X hesabı erişime engellendi
14:05 Özgür Basın'a saldırılar Avrupa’da protesto edilecek
13:39 DEM Parti’den 1 Mayıs çağrısı
13:38 Kendini yerlere atan AKP'li 'beni dövüyorlar' diye bağırdı
13:31 DEM’den Bakan Tunç’a yanıt: Yargıya talimat vermekten vazgeçin
13:29 ÖHD ve Dev Yapı-İş: 29 işçinin ölümünden işveren ve yerel yönetim sorumlu
13:19 1 Mayıs'a çağrı: Jin Jiyan Azadî ile Taksim’e
12:44 64 isimden Taksim’deki 1 Mayıs yasağına dair açıklama
12:38 Gözaltılara tepki: Kadrajımız hakikati çekmeye devam edecek
12:27 Amed Baro Başkanı Eren'e dönük tehditleri ‘eleştiri’ diye savundu
12:19 'KCK Basın Davası' ertelendi
12:05 CPT'den İmralı sorusuna yanıt: Türkiye ile diyaloğumuz var
11:39 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:23 Çorlu tren kazasında kararlar açıklandı
11:12 AYM, Can Memiş başvurusunda ihlal kararı verdi
11:10 İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı istifa etti
10:49 AKP’nin ‘borçsuz’ dediği Mûş’ta 890 milyon borç!
10:42 Gazeteciler 3 gündür gözaltında
09:41 Qoser’de 2 kişi gözaltına alındı
09:40 Cûdî ve Gabar yeniden yasaklandı
09:14 Makbule Özer’in oğlu: Konu Kürt olunca hukuk ortadan kalkıyor
09:11 Eylemdeki tutsak: Dünyaya yayılmış bir direnişin halkasıyız
09:09 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 184 gündür haber yok
09:07 Tutsaklar 5 aydır ‘özgürlük’ eyleminde
09:06 32 yıllık tutsağın tahliyesi 6'ncı kez uzatıldı
09:02 Tutsak yakınları: Tecrit kaldırılmalı
09:00 AKP döneminde en az 33 bin işçi yaşamını yitirdi
09:00 İmralı'da mutlak tecrit 38’inci ayında
09:00 Hekimler göç ediyor, randevu krizi büyüyor
09:00 25 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
24/04/2024
22:51 İran’da Kürt sanatçıya idam cezası
21:46 Kadınlardan 'İstismar failini mahallede istemiyoruz' çağrısı
21:10 Mêrdîn’de kaza: Bir çiftçi ve çocuk hayatını kaybetti
21:04 CHP'li Tanrıkulu: Bu bir suç duyurusudur, kayyımlar araç motorlarını bile sökmüşler
20:35 DEM Parti'ye polis baskını protesto edildi
20:26 Madde bağımlılığı raporu: Polisler temin ediyor
19:58 Örkmez ve Uğur'un özgürlüğü için eylem
19:50 Polis baskınında katledilen kadınların fotoğrafları yere atıldı
19:42 ‘Kürt basınını susturma çabası Türkiye’ye kaybettirecek’
19:00 KHK eyleminde 1 Mayıs'a davet
18:38 Adana Emek ve Demokrasi Güçleri’nden 1 Mayıs'a çağrı
17:51 İstismar faili serbest, tepki gösteren muhtara gözaltı
17:40 ÖHD ve İHD'den gazetecilere dayanışma ziyareti
17:28 Cenevre eylemi: Saldırılara karşı topyekun mücadeleyi sürdüreceğiz
17:08 Danıştay Eğitim-Sen’e randevu vermedi
17:03 Polis barikatlarıyla çevrilen Şenyaşar: Bu zulmün altında kalın
16:56 Gazeteci Güleş'e 'haber' soruşturması
16:46 Avukatlar gazetecilerle görüştü: Başka evde yapılan aramada deliller gazeteciye yazıldı
16:02 Avukat ve ailelerden savcı mütalaasına tepki
16:00 Madımak Katliamı'nda çocuklarını kaybeden Sivri yaşamını yitirdi
15:33 Sendikalar Taksim’de: Valiliğin kararını tanımıyoruz
15:17 Danıştay başkanı değişmedi
15:14 İzmir'de cinsel saldırı faili öğretmen açığa alındı
15:11 Êlih'te DEM Parti binasına polis baskını
15:08 Bombacıları getiren kişinin telefonu dinleniyormuş
15:00 Ermeni Soykırımı 109’uncu yılında: Soykırımı tanıyın ve af dileyin
14:59 Televizyon stüdyolarına baskında Fransa detayı
14:49 Soylu’nun hedef gösterdiği 2 kişi hakkında müebbet hapis istemi
14:10 Kanser hastası sağlıkçıya riskli görevlendirme!
14:06 Makbule Özer’in tutuklanması protesto edildi
13:57 Aile Hekimliği çalışanları vergide adalet istiyor
13:56 Sağlık meslek örgütlerinden şiddete tepki
13:32 Gar Katliamı Davası: Mütalaada ‘insanlığa karşı suç’ yok sayıldı
13:19 Mali müşavirlerden 15 talep
13:07 Türkoğlu: Özgürlüğümüz için kadın dayanışmasını büyüteceğiz
13:03 Yargıtay'da seçim 23'üncü tura kaldı
12:57 ‘Gazeteciliklerine tanığız, meslektaşlarımızı serbest bırakın’
12:36 DİSK Genel Başkanı: Valiliğin görevi yer göstermek değil güvenliği sağlamaktır
12:28 Gazetecilere 'Kürt Gazeteciler Günü' suçlaması
12:28 MESEM'lerde 336 çocuk kaza geçirdi
12:13 Birçok kentte protesto: Gazeteciliğin engellenmesi suçtur
12:04 Colemêrg'te madenlere karşı 4 talepli eylem
12:02 Deştin'de imar planı davasına red
11:58 İskenderun'da poliklinik olarak kullanılan 3 konteynerde yangın
11:55 Ermeni Soykırımı için 'yüzleşme' çağrısı
11:10 Mereş'te bir çocuk katledildi
10:44 Dêrsim’de 2 kadın tutuklandı
10:40 Bakırhan: Seçim sonuçları 'savaşa hayır' çığlığıdır
Hatimoğulları: Halk tercihini değişimden yana yaptı
10:25 Şehba ve Minbic’e saldırı
10:19 32 yıllık tutsakların tahliyeleri gerekçesiz erteleniyor
09:44 Qerejdax eteklerinde baharın renkleri
09:27 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden haber alınamıyor
09:27 ‘Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü’ için eylemdeler
09:03 Erdoğan'ın Hewlêr ziyareti: Başur halkının tutumu belirleyici olacak
09:00 Ayakkabı çıkarma dayatmasına direnen tutsaklara soruşturma
09:00 Oğlunu bağımlılıktan kurtarmaya çalışan baba destek bekliyor
09:00 Hüseyin Deniz öykü yarışması için başvurular başladı
09:00 Özer için rapor veren ATK'nin tercümanı güvenlik görevlisi çıktı!
09:00 Ekonomik kriz isotu da vurdu!
09:00 24 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
00:32 Pasûr’da uzman çavuş, park nedeniyle tartıştığı genci tehdit etti
23/04/2024
23:08 Özgür Basına yönelik saldırılar Avrupa'da protesto edildi
21:39 Siyaset Bilimci Oğuz: Türkiye'de sendikalaşma oranı yüzde 10
21:05 Soykırımda yakınlarını kaybetti: Ermeni halkı ölüm yolculuğuna çıkarılıyordu
20:19 Tunus açıklarında 19 mültecinin cenazesine ulaşıldı
20:13 Amed Tiyatro Festivali 6'ncı gününde
19:04 Aykol: Özgür Basına yönelik saldırı daha büyük bir operasyonun habercisi
18:50 30 yılın ardından özgürlüğüne kavuşan Bakay’a kitlesel ziyaret
18:44 TJA ve DEM Parti'den Makbule Özer için tahliye çağrısı
18:31 ABD’den 86 sayfalık Türkiye raporu: Kürtler tehdit ve şiddete maruz kalıyor
18:01 Fırat Nehri kıyısında onlarca martı ölü bulundu: Nedeni siyanür mü?
17:54 Makbule Özer’in ailesine ziyaret
17:32 AP Üyesi Villumsen: Erdoğan zulmünün AB'de yeri yok
16:58 DEM Parti ve HDK: Özgür Basın diz çökmeyecek
16:51 Şenyaşar: Bana dava açan Erdoğan failleri neden tutuklamadı?
16:45 Gazetecilerin gözaltına alınmasına itiraz
15:58 AYM kararına rağmen çocuğuyla birlikte cezaevine konuldu
15:41 KNK: Erdoğan’ın yeni savaşı tüm Ortadoğu için bir tehdit
15:29 Gazetecilerin gözaltına alınmasına tepkiler sürüyor
14:47 Gazeteciler: Kürt medyası hiçbir zaman susmadı
14:45 Hatimoğulları'ndan 'Demokratik Anayasa' çağrısı
14:44 DİSK’in Taksim başvurusu reddedildi
14:21 Amed’de Makbule Özer protestosu
13:34 Gözaltındaki gazetecilere avukat kısıtlılığı
13:27 HDK, DBP ve DEM Parti: Özgür Basın’ın yanındayız
13:15 Saldırılara karşı Özgür Basın etrafında kenetlenme çağrısı
12:37 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
12:22 Farqîn Belediyesi kayyımın taşınmaz devir kararlarını iptal etti
12:21 Amed’de 5 yılda 200’den fazla petrol arama-çıkarma sahası açıldı
12:20 Gözaltına alınan gazeteci sayısı arttı
11:50 Kadıköy'de yapılacak Ermeni Soykırımı anması yasaklandı
11:46 Özgür Basın'a dönük gözaltılara tepki yağdı
11:33 Stêrk ve Medya Haber: Halkımızın sesi soluğu olmayı sürdüreceğiz
11:21 Gazeteci Arslan: TV’lere saldırı savaş politikalarından bağımsız değildir
10:44 DFG ve MKG: Saldırılar Özgür Basını yıldıramaz
10:23 Gazeteci Özdemir: Savaş biraz daha uzar ama sonuç değişmez
10:09 Emine Şenyaşar'a ‘Erdoğan'a hakaretten’ dava
10:01 Kazaların eksik olmadığı yol onarılmıyor