Licê'nin 21 mahallesinde petrol araması: Yaşam alanımız talan ediliyor 2025-06-25 09:27:51   AMED - Licê'nin en az 21 kırsal mahallesinde devam eden petrol arama çalışmasına tepki gösteren yurttaşlar, "Evimiz, yaşam alanımız talan ediliyor. Petrol arama çalışmalarını istemiyoruz" dedi.    Bölgedeki çatışmalar nedeniyle 90'lı yıllarda boşaltılan köyler, şimdi de maden aramalarıyla talan edilmeyle karşı karşıya. Amed'in Licê ilçesinde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO) iştiraki olan ve sahibinin AKP Êlih Milletvekili Ferhat Nasıroğlu olduğu belirtilen Turkish Petroleum International Anonim Şirketi (TPİC), en az 21 mahallede petrol arama çalışmalarını sürdürüyor. 2023'ün Ekim ayında Licê 3 yolda bulunan Yolçatı civarında şantiye kurarak, çalışmalara başladı.    Bölge kaynaklarından edinilen bilgiye göre, arama çalışmaları Şêxan, Melê, Tute, Koçeran, Banaderan, hêz, Maz, Licok, Derxust, Cinezur,  Sîsê, Cemar,  Kerwes, Mişrif, Nênyas, Hezan, Firdevs, Comelaş, Derkam, Goma Êliqa mahallelerinde çalışmalarını yoğunlaştırdı. En az 21 mahallede sürdürülen çalışmalarda, petrol bulunmayan bölgelerdeki ormanlıklar talan edilerek bırakıldı. Kimi bölgelerde ise numaralandırmalar yapılarak, sondajlar vurulmuş durumda. Keşiflerin yapıldığı bölgeler ise sadece ormanlık alan değil, aynı zamanda yurttaşların yaşam alanı da talan edildi. Talana tepki gösteren yurttaşlar, şirket yetkilileri tarafından "Sizin de sonunuz 90'lar sürecinde dedeleriniz gibi olsun istemiyorsanız susun ve burayı terk edin" tehdit edildiği öğrenildi.    Bölgede yaşanan mahallelerin sakinler ise petrol çalışmalarını istemediklerini ve çalışmaların durdurulmasını istedi. Licê'nin Sîsê kırsal mahallesinde yaşayan yurttaşlardan İsa Dağtaş, köylerinin 1993-1994'te askerler tarafından yakıldığını ve yaklaşık 12 kişinin yangında can verdiğini söyledi. Yapılan katliam ve işkencelerden kaynaklı köylülerin, göç ettiğini ifade eden Dağtaş, "Her biri ayrı bölgelere gitti. 2001'de köye sabah 9'dan akşam 5'e kadar girme izni tanıdılar. Yavaş yavaş buralarda tekrar yaşam oluştu. Köylüler tekrarda köylerine döndüler. Ağaçlarını, topraklarını yeşertiler, bağlarını güzelleştirdiler, arıcılık yapmaya başladılar. Ama ne gariptir ki bu zamanlarda ekolojik sıkıntılar yaşıyoruz. Yine çok kirli bir süreç yürütülüyor. Şimdi de eko-kırım politikasıyla bizi buradan sürgün etmek istiyorlar. Yapılan çalışmalar kapsamında meyve ağaçlarına, bağlara hastalık bulaştı ve kurudular. Bal arıları kör oldular. Kimse buralarda bağ yetiştiremiyor, meyve ağaçları dikemiyor" ifadelerini kullandı.    'TARİHİ ALANLAR TEHLİKE ALTINDA'   Köylerinin tarihi anlamda da büyük bir öneme sahip olduğunu ve tehlike altında olduğuna dikkat çeken Doğtaş, "Ekolojik açıdan çok sıkıntı yaşanıyor. Ekolojimizi bozmasınlar doğayı tahrip etmesinler. Bu köyde yaşayan insanalar var hayvanlar var. Ekolojinin değişimi olumsuz etkilerde bulunuyor. İstiyoruz ki hiçbir zaman doğaya dokunmasınlar. Köylerimizi terk etmeyeceğiz. Bu köyleri terk etmemek için 90'larda o kadar bedel ödedik. Ekoloji derneği ve çevre koruyucularından bugüne dek herhangi bir istekte çağrıda bulunmadık, ama istiyoruz ki bu yolda bize el atsınlar birlikte daha büyük bir tahribatın verilmesine engel olalım" diye konuştu.    'OKSİJEN KALMIYOR'   Petrol arama çalışmalarını istemeye Nênyas'ta yaşayan Keziban Turan, petrol arma kapsamında çok fazla ağacın kesildiğini ve hayvancılık yapma alanlarının daraldığını söyledi. Ağaçların oksijen kaynağı olduğunu vurgulayan Keziban Turan, "Oksijen kalmıyor, enerjileri kalmıyor, hayvanlarımız aç kalıyor. Biz köyümüzde petrol çıkarılmasını istemiyoruz. Petrol bulmak için çıkardıkları ses bizi rahatsız ediyor. 90'lı yıllarda yakarak, bizi göç ettirdiler, bu defada buradan göç etmemizi istiyorlar. Eğer biz köylüler bir olursak bu çalışmaları durdurabiliriz"  diye belirtti.    'EVİMİN YANINDA PETROL ARIYORLAR'   Hemen evinin yanında petrol arama çalışması yapıldığını kaydeden Sîsê sakinlerinden Hasan Harman, "Hemen evimin yanında gelip petrol aradılar. Sonrada numara ve iz bırakıp gittiler. Niyetleri var gelip evimin yanında petrol çıkarsınlar. Burada petrol çıkarırlarsa hem evim yıkılır hem de bütün arazim elimden gider. Yaptıkları arama ve çalışmalarla doğayı talan etmekle kalmayım evimizi de başımıza yıkacaklar. Ama biz buna izin vermiyor ve evimizden çıkmıyoruz. Burası bizim yaşam alanımız ve burayı terk etmeyeceğiz. Kanımızın son damlasına kadar direneceğiz ve buraları onlara peşkeş etmeyeceğiz" şeklinde konuştu.     Licok köyünden Abdullah Balta da hayvancılıkla geçimini sağladığını belirterek, petrol arama çalışması kapsamında çok sayıda ağacın kesilerek, hayvancılığın da önüne geçildiğini vurguladı. Çalışmaların petrol arama çalışmalarından ziyade politik bir durum olduğuna dikkat söyleyen Balta, "Çalışmalar durdurulmalı. Ağaçlar kesilerek, ekolojimiz bozuluyor. Memleketimizin ekolojisini bozuyorlar. Biz petrol için meydana gelen tahribatı istemiyoruz" dedi.    MA / Heval Önkol