MERSİN - Mersin Üniversitesi öğrencileri, iklim krizine karşı "Ekoloji Sohbetleri"ni başlattı.
Mersin’de üniversite öğrencileri tarafından iklim krizine dikkat çekmek amacıyla "Ekoloji Sohbetleri" adıyla bir forum çalışması başlatıldı. Forumun ilk oturumuna Çevre Mühendisi ve Tarım Orkam-Sen üyesi Yılmaz Kilim ve KHK’li akademisyen Esra Ergüzeloğlu Kilim katıldı. 6 hafta boyunca sürmesi planlanan sohbetlerde; nükleer santrallerden, doğal afetlere, endüstrinin iklime etkisinden, krize karşı bireysel çabaya kadar pek çok konu tartışılacak.
'BİREYSEL ÇABALAR MÜCADELEDE YETERLİ DEĞİL'
Dünya’nın yakın gelecekte karşılaşacağı tehlikelere değinilen etkinlikte Çevre Mühendisi Yılmaz Kilim, iklim sorunlarına karşı henüz yeterli adımların atılmadığını dile getirdi. Kilim, “Şu an dünyamızda iklim mülteciliği, hayvanların olağan dışı göçleri ve iklim sorunlarına bağlı hastalıklar yaşanıyor. Ancak buna karşı ‘Sistemden önce kendini değiştir’ şeklinde önerilerde bulunuluyor. Bunlar zayıf öneriler. Çevre dostu adı altında satılan ürünlerin tüketilmesi küresel krize karşı bir çözüm getirmekten ziyade kapitalizmin bu krizden faydalanmasına yardımcı olur. Sorun bireysel tüketimden değil, endüstriyel üretimden kaynaklanıyor. Dolayısıyla önce sistemi değiştirmemiz gerekiyor” dedi.
‘İKLİM KRİZİNİN FATURASI AZ GELİŞMİŞ ÜLKELERE’
Akademisyen Esra Ergüzeloğlu, iklim krizine karşı gelişmiş ülkelerin az gelişmiş ülkelere nükleer santral yapmamaları çağrısında bulunduğunu, ancak bu çağrıyı yapan ülkelerin onlarca nükleer santrale sahip olduğunu ifade etti. Kapitalizmin ikiyüzlü politikalar yürüttüğünü söyleyen Ergüzeloğlu, iklim krizinin faturasının az gelişmiş ülkelere kesilmeye çalışıldığını dile getirdi. Ergüzeloğlu, iklim krizinin Türkiye’de çok geç tartışılmaya başladığını belirterek, “Sistem alarm veriyor. Buna karşın yapılan şeyler dünyanın yok oluşunu ertelemekten başka bir şey değil. Sorun bireysel tüketimden değil sistemin kendisinden kaynaklanıyor. Bu iki yüzlü politikaları ortaya çıkarmak ve buraya odaklanmak önemli” şeklinde konuştu.