Kaz Dağları’nda nöbet çadırlı mı çadırsız mı olsun; yöre halkı ne istiyor?

img
BALIKESİR - Kaz Dağları'ndaki nöbetin Fazıl Say konserinden sonra çadırlı mı çadırsız mı devam edeceği süredursun, maden sahasına giderek "Siz neden yaşam alanımızı zehirleyen şirket için çalışıyorsunuz?" diyen yöre halkı sahiplenmeyi bekliyor. 
 
Kanadalı şirket Alamos Gold'un Kaz Dağları'nda maden çıkarmak için başlattığı doğa katliamına karşı Su ve Vicdan Nöbeti tartışmalı forumlarla devam ediyor.  Dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say’ın nöbet alanında vereceği konser öncesi tekrar gündeme gelen "Çadırsız nöbete devam" tartışması forumların temel konusu oldu. Nöbet eyleminin çağrıcısı olan ve içinde Çanakkale Belediyesi başkan yardımcılarının da olduğu 40 sivil toplum örgütü temsilcisi tarafından belirlenen 13 kişilik Su ve Vicdan Nöbeti Koordinasyonu, konser öncesi çadırların kaldırılmasından yana olsa da eylemciler karara itiraz etti. Gece boyunca aldıkları forumlarda çadırların sadece bir kısmının kaldırılacağı ve konserden sonra eski yerlerine konularak nöbetin devam edeceği kararı aldı. Alınan kararla sahne için çadırlar kaldırılarak alan açıldı. 
 
MÜCADELEYİ DÖRT BİR YANA TAŞIMAK 
 
Koordinasyon üyeleri, çağrının ardından eylemin nasıl yayılacağını ve her geçen gün katılımın nasıl artacağını öngörmemiş olacak ki nöbetin 16'ncı gününde aldıkları "Çadırsız eylem" kararını Fazıl Say konseri öncesi tekrar yenileyerek, çadırların kaldırılıp eylemin farklı bir şekilde yürütüleceğini kaydetti. Mücadelenin bitmediğine vurgu yapan koordinasyonun,  henüz nasıl bir eylem şekliyle mücadeleyi devam ettirecekleri belli olmasa da Kaz Dağları'nda başlayan mücadeleyi Türkiye'nin dört bir yanında devam eden doğa katliamlarına taşıma düşüncesindeler.
 
YÖRE HALKI EYLEME DAHİL OLDU
 
Her gün yapılan forumlarda en çok tartışılan konu eylemin çadırlı mı çadırsız mı devam edeceği konusu olsa da, çoğu doğasever bir an önce köyleri dolaşmaları gerektiğini, maden çalışmasını nasıl durdurabileceğine dair planlamalar yapmaları gerektiğinin farkındalar. Forumlardan aldıkları güçle vakit kaybetmeden ilk köy ziyaretlerini gerçekleştiren doğaseverleri yöre halkı ilgiyle karşıladı, sofralarına davet etti, yaşam alanları için nasıl mücadele verilmesi gerektiği hakkında bilgi paylaştı.
 
AĞAÇ KESİMİ SÜRÜYOR 
 
Orman Bakanlığı eliyle eylem alanının karşısında bulunan cevherin çıkarılacağı Balaban Tepesi’ndeki ağaçların kesimi devam ediyor. Eylemin ilk gününden bu yana tepedeki ağaçlar her geçen gün azalıyor. Orman Bakanlığı’na bağlı çalışan işçilerin içinde Eskişehir, Adana gibi illerden gelenlerin yanı sıra yöre halkından çalışanlar da var.
 
MADENDEN HERKES ŞİKAYETÇİ
 
Maden şirketi için ağaç kesenlerin yanı sıra maden sahasına çok yakın olan Balaban mevkiinde yaşayan işletmeciler ve yöre halkı da şirketten şikayetçi. Yaşam alanlarının güzelliğinden bahseden yöre halkı, içme ve kullanma suyunun zehirleneceğinden endişe duyuyor. Doğalarının, yaşam alanlarının kirleneceğinden, zehirleneceğinden emin olan yöre halkının çoğu madene tepkiliyken, yanı başlarında iş olanağı buldukları için sevinenler de, maden sahasına giderek kapıda nöbet tutan görevlilere "Siz neden bizim doğamızı zehirleyenlere çalışıyorsunuz, gidin buradan gidin" diyen de var. 
 
FAZIL SAY'DAN SONRA 
 
Doğaseverler, Kaz Dağları eteklerinde yaşayan halkın yaşam alanlarının zehirlenmemesi için verdikleri mücadelede ilk günkü kararlılıklarını sürdürüyor. İlginin ve katılımın her geçen gün arttığı Su ve Vicdan Nöbeti, Fazıl Say konserinden sonra hangi şekilde devam edeceği belli olmasa da kesin olan bir şey var ki sivil direnişin yöre halkının tam desteğini almadan sırtını bürokrasiye dayamış bir şekilde yürütülemeyecek olması.
 
Yöre halkından bir kadının maden sahasındaki görevliye, "Siz neden yaşam alanımızı zehirleyen şirket için çalışıyorsunuz?" sorusu, Kaz Dağları’nda verilmesi gereken mücadelenin şeklinden çok, etkililiğinin yaşam alanlarını kurtaracağını gösteriyor.
 
MA / Zemo Ağgöz – Esra Solin Dal